Stellantis nedir?

Tarihi değeri yüksek olmasına karşın Lancia, bir ayağı çukurda bir marka ismi. Yakın zamanda tıpkı Saab gibi operasyonun sonlandırılması ihtimali bir yandan konuşuladursun, 10 yıl öncesinin Lancia’sına bugün çok benzer vaziyette duran, Citroén’in lüks markası DS’ten bahsedebiliriz.

Citroén SM. Sport Maserati.

Yıllar sonra ne Citroén bu Citroén ne de Maserati bu Maserati. Ancak kaderin cilvesine bakın ki Stellantis çatısı altında tekrar bir araya geliyorlar! O yıllarda hidropnömatik süspansiyonlu DS’e yeterince güçlü, karakterli bir motoru tek başına üretecek kapasitesi olmayan Citroén, Maserati’den motor alarak bu harika spor arabayı üretebilmişti.

Ne yazık ki sahipleri periyodik bakım zamanı önce motor aksamı için Maserati servisinden randevu alıyor, motor bakımı tamamlandıktan sonra yürüyen aksam bakımı ve diğer sistemlerin kontrolü için Citroén servisine yönlendiriliyorlardı. Elbette bu servis istasyonları birbirlerine pek de yakın olmuyordu. Servis ve tedarik sorunu, 50 yıl sonra artık aşılabilecek gibi görünüyor. Şahsi kanaatim maliyetten kaçınılmadan yapılacak yeni, olası bir “DS/SM” projesinin Maserati’nin güncel binek ürün gamından çok daha havalı olabileceği yönünde.

VW AG Bugatti’yi satın aldığında para ödediği aslında sadece tarihi mirastı. Citroén’in DS’li geçmişinde Stellantis’in asıl mücevheri saklı olabilir.

Yakın geçmişte PSA grubu ve FCA bünyesindeki markaların, ürün gamlarında eksik kalan modellerle başarı kovalamak için, kendi grupları dışından markalarla iş birliği yaparak ürettikleri çokça model var.

Pickup pazarında GM bünyesindeki Isuzu desteğinden yoksun kalan Fiat, mecburen FCA hatrını araya sıkıştırararak Mitsubishi’nin kamyonetine kendi amblemini, servis desteğini vermişti. Seneler önce Opel markası, GM himayesindeki Isuzu Mu/Rodeo modellerini Frontera ismiyle satarak çok başarılı olmuştu. Malesef Fiat’ın devşirme kamyonet macerası hüsranla bitti. Satış başarısı açısından daha fenası PSA’nın 3008/5008 öncesinde Mitsubishi Outlander’ı kendi markalarıyla satma girişimiydi…

İki model de teknik anlamda üstün, satıldıkları dönemde son derece avantajlı olmalarına rağmen kâr marjlarının düşüklüğü ve tedarik sıkıntısı nedeniyle yaygınlaşamadılar. Pazar değerlendirmesi açısındansa 4007’nin çok başarılı bir deney olarak halefi olacak modellerin önünü açtığını söyleyebiliriz. Keza ülkemize hiç getirilmemiş olan Citroén C-Crosser’ın…

Yine aynı parametreden ele alarak Fiat’ın yakın zamanda ticari 4×4 pickup üretmeye yeltenmeyeceğini öngörmek de zor değil. Zira Amarok ve Ranger karşısına belki Opel markasını koymak mümkün olacak.

Mitsubishi’nin rolü sadece Avrupalılara ürün lisansı vermekten ibaret değil elbette; Daimler-Chrysler ile birlikte geliştirdikleri global GS platform üzerinde yükselen onlarca farklı modelden biri de yukarıda bahsi geçen 2006 sonrası Outlander’dı… Kısası ASX, sedanı “köpekbalığı karaya çıktı” Lancer, bugün hala güncellenmiş modeli Mitsubishi Eclipse Cross olarak ülkemizde de satılırken FCA bünyesinde Jeep Compass ve Patriot, Dodge Journey, Caliber hatta Fiat Freemont olarak da üretildi.

Stellantis birleşmesinin ardından PSA artık kolaylıkla 5008’den bir boy büyük SUV’ler üretebilecekken, FCA da Jeep Renegade ve Fiat 500x için Fransızların elektrik altyapısına uygun maliyetli adaptasyon sağlayabilecek.

Güçler iyi yönetilirse, önümüzdeki dönemde yeni model bombardımanı göreceğiz gibi duruyor. Stellantis markaları pazar paylarını ciddi oranda büyüterek çok farklı segmentlerde at koşturacağa benziyorlar.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close