Çoğu otomobilin birbirine benzediği, sınıftaş sayılan arabaların aralarında neredeyse kayda değer teknik farkının kalmadığı bir dönem idrak etmekteyiz. Ancak küçük detayları akıllıca süsleyebilen markalar, kimlikleri ile emsallerinin bir adım önüne geçebiliyor.
Bu duruma gelişimizi başka bir yazıda inceleyerek gözlemlerimi paylaşacağım. Ötesinde marka kimliği olarak ellerinde mekanik özgünleşme imkanı olmadığı halde çok başarılı yönetilerek sivrilen bir marka Škoda. Sattıkları otomobiller aslında ortak platform ürünü olsa bile küçük oyuncaklarla müşterilerini şaşırtıyor, şımartıyorlar.
İstendiğinde kabin iklimini bozmadan, istenince tam açılarak bagaja kolay erişim sağlayan çift menteşeli liftback kapak, kapı içlerine su gideri ayrı yapılmış yuvalarında saklanıp kabini ıslatmayan şemsiyeler, depo kapağında saklı buz kazıyacağı gibi özgün fikirleriyle modelleri farklılaştı.
Bu sefer, kimsenin aklına gelmeyen bir detayı daha ele alarak emniyet kemer tokasını ışıklı yapmanın patentini aldılar.
Böylelikle, arabalarına bozulabilecek yeni bir kalem eklemiş olmakla kalmayarak, müşterilerinin kabindeki tüm kaza güvenlik donanımlarının anahtarı olan kemer tokalarını arabaya biner binmez bularak hiç ihmal etmeden takacağını umuyorlar.
Kemer takılıysa beyaz, takılmamışsa kırmızı… Bu uygulama bana eski kaset dolaplarını hatırlattı:
Evet, kapaklı far kadar retro bir dokunuş. Kaset gözü boşsa beyaz, doluysa kırmızı olurdu bunlar da. LED yok tabii ki, ampulün önündeki renkli kağıt yer değiştiriyor! Bu işçiliği hatırlıyor olarak modern otomobillerin ucuzluğundan yakınmayan da ne bileyim…
İlkyaz ve Can 